28 Kasım 2013 Perşembe

Canlı moleküllerin cansız şekilde üreyebilmesi


Canlıların karmaşık yapıları ve cansızlardan kolayca gözlenebilir farklılıkları, cansız maddenin canlı madde oluşturabilmesi gerçeğini anlamakta zorluk yaratır. Örneğin canlılar karmaşık yapıdaki organik moleküllerden, cansızlar ise inorganik moleküllerden oluşur. Ancak bu sadece bir genellemedir. Çünkü canlıların yapısında önemli miktarda inorganik madde ve cansızların yapısında da önemli miktarda organik madde bulunur. işin gerçeği bu oranlar çoğu zaman o kadar değişkendir ki, yukarıdaki genellemeyi yapmak bile kimi zaman zordur. Örneğin bir insanın vücudunun yüzde 80'den fazlasını, su ve mineraller halindeki inorganik maddeler oluşturur. Dahası organik ve inorganik maddeler şeklinde sınıflandırılan her iki grup madde de aslında periyodik tabloda gösterilen az sayıda elementten oluşur.

Yapıtaşları her yerde!
Canlıların yapısındaki maddelerin çok farklı olduğunun ve
bu maddelerin cansız süreçler tarafından üretilemeyeceğinin düşünüldüğü dönemlerin üzerinden çok uzun yıllar geçti. Ülkemiz
gibi bilim ve teknolojide geri kalmış ülkelerde, anlaşılmaz bir şekilde
"başarısız bir canlı üretme çabası" olarak lanse edilen ünlü
Miller-Urey deneyi, "tam bir başarıya ulaşarak" insanlığa canlıların
yapısını oluşturan moleküllerin cansız süreçler sonucunda
da üretilebildiği gerçeğini gösterdi. Fakat çok daha şaşırtıcı olanı
gerçek", uzay çağının başlamasıyla ortaya çıktı. Yine bizim gibi
modern bilim ortamının uzağında kalan ülkelerde bilinmese de,
uzaydaki pek çok gezegenin ve uydularının yüzeyinde ve hatta
son derece küçük meteorit ve kuyruklu yıldızlarda bile önemli
miktarlarda organik bileşik bulunmaktadır. Dahası
uzaydaki pek çok bulutsu içeriğinde de toplam kütlesi inanılmaz
miktarlara ulaşacak şekilde organik bileşik bulunduğu
tespit edilmiştir. Bu organik bileşikler içerisinde yeryüzünde
yaşamı oluşturan bileşiklerin hemen her türü bulunurken, dünyada
çok az veya hiç bulunmayan reaktif organik bileşikler de
tespit edilmektedir. Bu reaktif organik bileşikleri daha karmaşık
yapılı diğer moleküllerin abiyotik (cansız) süreçlerce oluşmasında
son derece önemli bir rol oynarlar.


Bu çalışmalar son zamanlarda çok daha yüksek bir düzeye
ulaşmıştır. Öyle ki uzayda yaşamla ilgili koşulların olamayacağı
konusunda hemen herkesin hem fikir olduğu bölgelerinde
bile yaşamın temel molekülleri ve bildiğimiz yaşam için gerekli
olan bileşiklerin bulunduğu ortamlar gözlüyoruz. Sadece Mars gibi bir zamanlar ciddi miktarda su bulundurmuş olan gezegenlerden bahsetmekten öte, şu anda bu özellikleribulunduran yerler var! Örneğin Satürn'ün uydusu Enceladus -200 °C'lik yüzey sıcaklığıyla sıvı suyun varlığı için pek de ciddi bir aday değildi, ancak Cassini uzay aracından alman görüntüler daha başka bir hikâye anlatıyor. Uydunun güney kutbundaki gayzerlerden içinde organik maddeler bulunan su fışkırıyor ve uzaya yayılıyor, Bir diğer örnek de yine Satürn'ün uydusu olan Titan'dan. Merkür gezegeninden bile büyük olan bu uyduda bulunan organik maddelerin toplam miktarı dünyanın tüm petrol rezervlerinden fazladır. Dünyadaki petrolün
kaynağının canlılar olduğunu biliyoruz, ancak Titan'da en
azından bildiğimiz anlamda yaşam yok, Tüm bunlardan açıkça ortaya çıkan, sonuç, canlıların yapısını oluşturan bileşiklerin
zannedildiği gibi özel olmayıp hem cansız süreçlerle üretilebildikleri
hem de evrende tahminlerimizin çok ötesinde bir bollukta olduklarıdır. Günümüzde bu tür bileşikleri büyük miktarlarda üreten temel sürecin uzaydaki silikat tanecikleri üzerindeki soğuk hammaddenin (C02, H,0, NH3, CH4, CO, N2 gibi) kozmik ışınların
etkisiyle organik bileşiklere dönüşmesi olduğu bilinmektedir.
Ayrıca Güneş Sistemi'nin oluşumu sırasında içerdiği hammaddeyi
incelemek için bazı meteoritlerin üzerine yüksek hızlarla
çarptırılan uzay araçlarının çıkardıkları maddelerin incelenmesi
gibi inanılmaz deneyler de yapılmıştır. Bu sayede uzayın
soğuğunda oluştukları günden beri adeta derin dondurucuda
korunmuş durumdaki ilkin maddenin özellikleri ortaya çıkarılmıştır.
Sonuç olarak bugün ulaştığımız noktada, bilgilerimiz
gayet sağlamdır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder